29 Şubat 2012 Çarşamba

Yeni TTK ve Web Tasarım



       Yeni TTK’nın sermaye şirketlerinin web şirketi kurmasına ilişkin 1524. maddesine göre, her sermaye şirketi, bir internet sitesi açmak, şirketin internet sitesi zaten mevcutsa bu sitenin belli bir bölümünü pay sahibini, küçük yatırımcıyı, alacaklıyı ve şirkette menfaati olan kişileri ilgilendiren tüm bilgiler, Genel Kurul toplantısı belgeleri ve çağrıları, yıl sonu ara dönem finansal tabloları ile birleşme, bölünme bilançoları, denetleme raporları, değerleme raporları, rüçhan hakkı kullanma çağrıları, tasfiyeye ilişkin ilanları, iptal davası ilanları ve benzeri bilgilere ayırma yükümlülüğü taşıyor.

        Yaklaşmakta olan bu yenilik beraberinde güvenilir ve kaliteli web tasarım firmaları arayışını başlatmıştır. Bu doğrultuda önerilebilecek bir adres var incelemeniz tavsiye edilir.



6 Ekim 2011 Perşembe

kpsss

kpss

Ziyaretçi Defteri

Site hakkındaki görüş, öneri ve isteklerinizi yorum bölümünü kullanarak buradan paylaşabilirsiniz.

Maliye Bakanlığı Muhasebe'den Çekiliyor. Vergi Usul Kanunu Defter İstemiyor.


Özkan Cengiz
SMMM-Bağımsız Denetçi
ozkan@ozkancengiz.net
(06.10.2011)

Tüm Makaleleri



Vergi Konseyi tarafından hazırlanan Vergi Usul Kanunu Tasarısı görücüye çıktı. Bu tasarı önemli bir kesim için merakla bekleniyordu. İlk olarak neden merakla beklendiğinden kısaca bahsedersek.

Biliyorsunuz Yeni Türk Ticaret kanunu tutulması gereken defterden, uygulanması gereken muhasebe standartlarına, kadar mevcut durumda vergi usul kanunun düzenlediği konularda yepyeni düzenlemeler yapıyordu.

Bu nedenle eğer vergisel düzenlemeler yapılmaz ise 01.01.2013’ten sonra biri vergi usul kanunu ve muhasebe uygulama genel tebliğlerine göre birisi de Ticaret Kanunu ve Türkiye Finansal Raporlama Standartlarına göre tutulacak iki defterimiz olacaktı.

Bir kesim meslek mensubu ve akademisyen Maliye Bakanlığının bu etkinliğinden asla vazgeçmeyeceğini ve bu konuda direneceğini, bir kesim meslek mensubu ve akademisyen de başta Sn. Mehmet Şimşek olmak üzere Maliye Bakanlığı yönetim kadrolarının bu konuya olumlu yaklaştığını ve mutlaka geçişi yapacağını iddia ediyordu.

Vergi konseyi’nin 05.10.2011 tarihi itibariyle yayınladığı Vergi Usul Kanunu tasarısı ile bütün sorulara cevap veriyor Kanun incelendiğinde ilk göze çarpan Madde 139.

Muhasebe usulünü seçmekte serbestlik 

Madde 139- 
Defter tutacaklar 135 inci maddedeki amacı sağlamak ve tabi oldukları kanunlara bağlı kalmak şartıyla defterlerini ve muhasebelerini işlerinin niteliğine uygun olarak diledikleri usul ve biçimde düzenlemekte serbesttirler.  

Tasarıdaki bu maddenin bugün geçerli olan Vergi Usul Kanunumuzda şu şekilde düzenleniyor.

Muhasebe Usulünü Seçmekte Serbestlik

Madde 175-
Mükellefler bu kısımda yazılı maksat ve esaslara uymak şartiyle, defterlerini ve muhasebelerini işlerinin bünyesine uygun olarak diledikleri usul ve tarzda tanzim etmekte serbesttirler. (3762 sayılı Kanunun 1'inci maddesiyle eklenen hüküm) Ancak, Maliye Bakanlığı; muhasebe standartları, tek düzen hesap planı ve mali tabloların çıkarılmasına ilişkin usul ve esasları tespit etmeye, bunları mükellef, şirket ve işletme türleri itibariyle uygulatmaya ve buna ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.

Görüldüğü üzere kanun bu maddesi önceki vergi usul kanunun muhasebe usulüne ilişkin yaptığı düzenlemeler arasında iki önemli fark var;

birinci fark Maliye Bakanlığına 3762 Sayılı Kanun ile verilen düzenleme yapma yetkisi iptal ediliyor.

İkinci olarak ta tabi oldukları kanun düzenlemesini yaparak bir nevi Türk Ticaret Kanunu’na göz kırpıyor.

Maddeyi okuyanlar hemen 135. maddeyi merak etmiştir. O maddeye baktığımızda bir çarpıcı yenilikle daha karşılaşıyoruz.



Amaç 
Madde 135- 
(1) Defter tutacaklar, defterleri aşağıdaki amaçları da sağlayacak biçimde tutmak ve defter kayıtları esas alınarak vergi kanunlarındaki belirlemelere göre vergi matrahlarına ulaşılacak şekilde “vergi matrah bildirimi” düzenlemek zorundadırlar. 

a) Mükellefin vergi ile ilgili servet, sermaye ve hesap durumunu tespit etmek, 
b) Vergi ile ilgili faaliyet ve hesap sonuçlarını tespit etmek, 
c) Vergi ile ilgili işlemleri belli etmek, 
ç) Mükellefin vergi karşısındaki durumunu hesap üzerinden kontrol etmek ve incelemek, 
d) Mükellefin hesap ve kayıtlarının yardımıyla üçüncü şahısların vergi karşısındaki durumlarını, emanet niteliğindeki değerler dâhil, kontrol etmek ve incelemek. 
(2) Maliye Bakanlığı amaçların sağlanması ve çıkarılacak “vergi matrah bildirimi”ne ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.

Bu maddeyi incelediğimizde artık yeni bir bildirim ile karşılaşıyoruz. Katıldığımız seminer ve eğitimlerde hep diyorduk ki artık çok eskilerden yaptığımız gibi Ticari Kardan Mali Kara geçiş tablosu dediğimiz bir tablo ile vergi matrahımızı hesaplayacağız. Muhasebe düzenimiz TFRS’lere göre olacak. İşte Maliye Bakanlığı bu formun adını koymuş “Vergi Matrah Bildirimi”

Madde 135 gördüğünüz üzere sizden defterinizi vergi ile işlemleri belli edecek şekilde tutmanızı ve Vergi Matrah Bildirimi ile de bu işlemleri Maliye bakanlığının istediği şekilde dönüştürmenizi istiyor.

Pekiyi gelelim yazımızın başlığını dedik ki VUK Yevmiye ve Kebir istemiyor işte bunu düzenleyen bölümde “Bu Kanuna Göre tutulacak Defterler” başlıklı ikinci bölüm burada sayılan defterler şu şekilde;
  1. Serbest Meslek Kazanç Defteri
  2. İşletme Defteri
  3. Yabancı Ulaştırma Hasılan Defteri
  4. Ambar Defteri

Bugün geçerli olan Vergi Usul Kanunumuzda Olan Bilanço usulüne göre tutulacak defterler bölümü yeni vergi usul kanunun da yer almıyor. Yani bu konuda vergi usul kanunu bir düzenleme yapmıyor. Buradaki işi Türk Ticaret Kanunu’na bırakıyor.

Yeni Vergi Usul Kanunumuz yaklaşık 108 sayfa bu kanun içerisindeki değerleme ilkeleri, enflasyon düzeltmesi, finansal kiralama işlemleri vb muhasebeyi ve hesaplanan karı etkileyen düzenlemelerin Türkiye Finansal Raporlama Standartları ile karşılaştırılması benzer ve ayrı yönlerin tespit edilmesi önümüzdeki süreçte konuyla ilgili meslek mensupları ve akademisyenler tarafından detaylıca incelenecektir.

Hakan SADIÇ